Sevgi Gayrettir, Emektir
“İndim yârin bahçesine gül açılmış gül güle, Yanakların al al olmuÅŸ haber verin bülbüle, Ben seni sevdim seveli düşmüşüm dilden dile…” Bu bir türkü sözü efendim ama “İndim Yârin Bahçesine”...
İnönü Devri (1938-1950) Tarihçi Sina AkÅŸin, İsmet İnönü’nün cumhurbaÅŸkanı devrini anlatırken, dönemin baÅŸlıca geliÅŸmeleri için deÄŸerlendirmelerini de belirtmiÅŸtir. Bunları, satırbaÅŸları halinde vererek, dönem hakkında genel bir fikir sunmaya çalışacağım.  1. İkinci Dünya Savaşı’nın öncesinde, İngiltere ve Fransa ile bir ittifak anlaÅŸması yapılmasına raÄŸmen, Avrupa ve Rusya’nın yakılıp yıkılmasına ve milyonlarca insanın ölümüne yol açan […]
İnönü Devri (1938-1950)
Tarihçi Sina AkÅŸin, İsmet İnönü’nün cumhurbaÅŸkanı devrini anlatırken, dönemin baÅŸlıca geliÅŸmeleri için deÄŸerlendirmelerini de belirtmiÅŸtir. Bunları, satırbaÅŸları halinde vererek, dönem hakkında genel bir fikir sunmaya çalışacağım. Â
1. İkinci Dünya Savaşı’nın öncesinde, İngiltere ve Fransa ile bir ittifak anlaÅŸması yapılmasına raÄŸmen, Avrupa ve Rusya’nın yakılıp yıkılmasına ve milyonlarca insanın ölümüne yol açan bu savaşın dışında kalınması, büyük bir baÅŸarı olmuÅŸtur. Â
2. 1940′ da açılmaya baÅŸlanan Köy Enstitüleri’nde, köy kökenli 25 bin öğretmen yetiÅŸtirilmesiyle birlikte, Atatürk devrimlerinin güçlendirilmesi ve nüfusumuzun %80’ini oluÅŸturan köylerin kalkındırılmasında önemli bir ilerleme saÄŸlanmıştır.  Â
3. savaÅŸ döneminde enflasyonun yükselmesi ve hayat pahalılığın artması sebebiyle çıkarılan ve % 10 nispetinde servet vergisini öngören Varlık Vergisi Kanunu ve uygulaması, özellikle gayrimüslim vatandaÅŸlarımız için büyük bir sıkıntı ve çileye dönüşmüştür. Â
4. Büyük ÅŸairimiz Nazım Hikmet’in yıllarca hapiste kalması, sol tandaslı Tan matbaasının bir grup genç tarafından saldırıya uÄŸramasına meydan verilmesi, Dil Tarih ve CoÄŸrafya Fakültesi’nden 1947’de Niyazi Berkes, Pertev Naili boratav ve Behice Boran atılması da, bilim ve fikir özgürlüğü için çok kötü uygulamalar olmuÅŸtur. Â
5- 1kinci Dünya Savaşı’ nın sona erdiÄŸi 945’den itibaren çok partili demokratik sisteme geçilmesi, Atatürk’ün bütüncül kalkınma anlayışının, evrensel deÄŸerlerin ölçüt alınması anlayışının bir sonucu sayılabilir.” Â
Bu deÄŸiÅŸim, Rusya’ nın BoÄŸazlar üzerindeki hak iddialarına karşılık, demokrasinin güçlendiÄŸi Avrupa’nın desteÄŸini saÄŸlamak yönünden de, faydalı olmuÅŸtur. Â
6. İsmet İnönü, Atatürk Devrimi’nin baÅŸarılı bir savunucusu ve sürdürücüsü olmuÅŸtur.(1) Â
Köy Enstitüleri’nin. köylerin kalkınmasına ciddi katkıları olmuÅŸtur, görüşüne dair, birkaç cümlelik itirazımı kaydetmezsem, içimde ukte kalacaktır: Â
1949’da açılan köyümüz ilkokuluna il köylerimiz kökenli yeni mezun iki öğretmen gelmiÅŸti. Bize, dersler yanında marÅŸlar, ÅŸarkılar öğrettiler. Henüz çevre duvarı olmayan okul bahçesinin ön tarafına, açılmış kuÅŸ kanadı örneÄŸi bir çimenlik ve çiçeklik yapıldı. ÇiçekliÄŸin sınıflarımıza düşen kısmını, köy ortasındaki büyükçe hayvan sulağından teneke ve küçük kaplarla getirdiÄŸimiz suyla suluyorduk. Öğretmenlerimizin, tarımın geliÅŸtirilmesi yolunda veya hastalara iÄŸne ve aşı yapılması gibi bir çalışmaları olmamıştır. Â
İkinci devreyi, komÅŸu köylü bir öğretmenimizden okuduk. Onun, köylüyle kaynaÅŸması olarak, başına, sanıyorum siyah bez bir takke giyerek cuma namazına gitmesi olmuÅŸtur. Enstitü mezunu öğretmenlerin, komÅŸu köylerde de, köy kalkınması, aşı yapılması, vb. bir gayretlerinin olduÄŸunu da duymadım.   Â
Demokrat Parti Dönemi (1950-1960) Â
1. D.P. iktidarı, baraj ve karayolları yapımı gibi “iktisadi kalkınma” projelerinde “büyük bir canlılık ve heyecan yarat” mıştı. Ancak bunları, plansız programsız yaptığı için, birkaç yıl sonra “Maliye iflas” etti. Döviz darboÄŸazı, karaborsa ve enflasyona yol açtı. 1958 devalüasyonu ile 2,8 lira olan dolar, 9 (dokuz) liraya çıktı…Â
2. DP muhalefette iken”demokratikleÅŸme vaadinde bulunuyordu.” Ama iktidara geldikten kısa bir süre sonra, bu vaatler unutuldu. “ÇoÄŸulculuÄŸa, yani muhalefetin haklarını kabul etmeyenilkel bir demokrasi anlayışına, baskıcılığa” yöneldi. Â
3. Büyük eÄŸitim ve kültürel kuruluÅŸlar olan Köy Enstitüleri ve halkevleri kapatıldı. Â
4. 1950′ lerin ortalarında, Kıbrıs Rumlarının Türklere yönelik baskı ve saldırılarının artması sonucunda, Türkiye-Yunanistan iliÅŸkileri gerginleÅŸmiÅŸti. 6 Eylül 1955’de, Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba atıldı ÅŸeklinde uçurulan bir haber üzerine, İstanbul’da, DP gençlik kollarının yönlendirdiÄŸi gruplar, Rum vatandaÅŸlarımızın ev ve iÅŸlerine yönelik yaÄŸma ve yıkım baÅŸgösterdi. (Askeri birliklerin olay yerlerine çok geç ulaÅŸmasının” sonucuyla da, “6/7 Eylül Olayları,” Rum cemaatinın can ve mal güvenliÄŸi yönünden “hukukdışı” bir hal olmuÅŸtur…  Â
5- İktidar, “muhalefetle iliÅŸkilerini, daima bir kavaga havasında yürütmüş”tü.  Â
6. Bir kısım iktidar taraftarlarının yer aldığı “Vatan Cephesi” kurularak, milli birliÄŸi bozan bir “kutuplaÅŸma” yaratılmıştır. (1960 yılbaşında, bir haftalık sömestri tatili için gittiÄŸim köyümde, Aralık ayının bir gecesinde,Demirkıratların bizim Halkçılar mahallesine saldırısı sonunda küfürlü, taÅŸlı sopalı “meydan kavgası” olduÄŸunu, bekçinin haber vermesi üzerine gece köye savcı ve jandarmanın geldiÄŸini dinlemiÅŸtim. E.T.)  Â
7- 1959/1960 baÅŸlarında, Ana Muhalefet Partisi Genel BaÅŸkanı İsmet İnönü’ye, yurt gezilerinde taÅŸlı sopalı saldırılar olmuÅŸtu. Â
18.4.1960’da, “Silahlı ve tertipli ayaklanmalar hazırlamak” ile ithal edilen CHP için soruÅŸturma yapmak üzere, olaÄŸanüstü yetkiler verilen Bir “Tahkikat Komisyonu” kuruldu. Salt DP’li milletvekillerinden oluÅŸan Komisyonun çalışmaya baÅŸlamasıyla demokrasiden uzaklaşılıp bir “baskı rejimine” gidiliyordu. Â
İsmet İnönü, bu konudaki konuÅŸmasında ÅŸunları söylemiÅŸti: “GayrimeÅŸru baskı rejimine girmiÅŸ olan idarelerin hepsi, böyle demiÅŸtir…Bu tertibe teÅŸebbüs eden baskı tertipçileri zannediyorlar ki Türk milletinin, Kore milleti kadar haysiyeti yoktur.” (Kore diktötörü Rhee, “öğrenci ve halk gösterileri karşısında, 21 Nisan 1960’da, istifa etmek zorunda kalmıştı”… (1)
Sevgili okur, 2002’den beri süren AKP iktidarının deÄŸerlendirmesini, sizi kendiniz yapın. Ama, yüksek seslendirmeyin. zira bir yandan barış melekleri çıkar ve Apo’nun “kurucu lider” ilan edilirken, bir yandan da turp pazarında tansiyonun yükseldiÄŸi ortamda, huzur ve sükuna, her zamankinden fazla ihtiyacımız vardır.   Â
 1. Kısa Türkiye Tarihi, Sina Akşin, 32. basım, 2023, İstanbul, sf. 229-248
1. Kısa Türkiye Tarihi, Sina Akşin, 32. basımı, 2023, İstanbul, sf. 249-261
Â
   Â
Â
Â
Â