17 ağustos 1999 ‘Marmara Depremi’

Bundan 25 yıl önce yaşadığımız  büyük can ve mal kaybıyla sonuçlanan 17 Ağustos 1999…

A+
A-

Bundan 25 yıl önce yaşadığımız  büyük can ve mal kaybıyla sonuçlanan 17 Ağustos 1999 tarihindeki Marmara Depreminin yıldönümünde bir kez daha Deprem gerçeğini  hatırlatmak istiyorum.

 

Tabiikide Deprem’ler yalnızca 17 Ağustos 1999 ile sınırlı değil..Sırasıyla 12 Kasım Düzce depremleri, 4 Kasım 2020’de yaşadığımız İzmir Depremi ve son olarak da 06.02.2023 günü Türkiye saati ile 04:17 ve 13:24’de sırası ile merkez üssü Pazarcık (Kahramanmaraş) ve Elbistan (Kahramanmaraş) olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde11 ili kapsayan en yıkıcı 

iki deprem meydana gelmişti. 

 

Birinci depremin (Pazarcık-Kahramanmaraş) dış merkez koordinatı 37,236 K – 37,057 D, odak derinliği 8,6 km; ikinci depremin (Elbistan- Kahramanmaraş) dış merkez koordinatı 37,239 K – 38,089 D, odak derinliği 7,0 km olarak hesaplanmıştır. 

 

Her iki deprem de Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa ve Elazığ’da çok şiddetli hissedilmiş can kaybı ve ağır hasara neden olmuştur.

 

Deprem Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 11 ili içine alan 108.812km2 ’lik bir alanda etkili olmuştur. Ülke tarihinde yaşanmış en yıkıcı deprem fırtınası olarak kayıtlara geçen bu iki ana şoka ait kuvvetli yer hareketi kayıtları, saha gözlemleri ve bölge halkından alınan bilgilere göre ilk depremin Kahramanmaraş ve Hatay’ da ikinci depremin ise özellikle Malatya’ da daha etkin olduğunu söylemek mümkündür.

 

(6 Şubat depremleri) Ağır yıkımlara neden olan bu depremlerde 53 bin 537 canımızı yitirdik, 107 bin 213 vatandaşımız da yaralandı.

 

 

Deprem ile yaşamayı öğreneceğiz fakat  ilgili kurumlar ve belediyelerimiz tarafından gerekli önlemleri en kısa zamanda alınması eski binalar yıkılıp yerine depreme dayanıklı çok yüksek katlı olmayan yatay binalar ile Kentsel dönüşüm binaları yapılması ile ülkemizin bu yaşadığımız depremlerden en az hasarla çıkmasını temenni ediyorum.

 

 

 

Dask Doğal Afetler Sigorta poliçesine son olarak geçtiğimiz yıllarda meydana gelen depremlerden  sonra Dask zorunlu Deprem sigortası talepleri artmıştı ve şuan yine istenilen bir seviyede poliçe üretim talepleri devam etmektedir.

 

 

 

Gerçekleşen bu büyük Afet’lerden sonra Türkiye’de Dask deprem sigortalılık oranı toplam konut sayısına oranla %56,40 olması yetersiz görünse de deprem bilincinin artmasında önemli bir yeri vardır. Ülke ve birey olarak yaşadıklarımıza bakıldığında, deprem öncesinde gerekli önlemleri almış olanların depremden sonra hayatlarına kaldıkları yerden, bir nebze umutla devam edebildiğini gözlemleyebiliriz.

 

Adı gibi Zorunlu Deprem sigortası diye anılan, Dask sigortasının gerçektende zorunlu olmasını istiyorum.

 

Dask Deprem sigortasının Neden Zorunlu olmasını istiyorum?

 

 Bu haberi Dask zorunlu oluyor diye daha önce 29 Ekim 2017 tarihli makalemde http://www.bursahaber.com/dask-tam-zorunlu-oluyor-1-makale,15166.html geçmiştim ama maalesef aradan tam 7 yıl geçmesine rağmen yalnızca, konut satışlarında, Elektrik, Su, Doğalgaz aboneliği dışında, henüz Dask poliçelerinde zorunluluk kaydı olmadı ve bu uygulama hayata geçemedi henüz.

 

1999 depreminden sonra 2000 yılında kurulan Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), ülkemizde Zorunlu Deprem Sigortası edindirme, uygulama ve yönetimi faaliyetlerinden sorumlu tüzel kimlikli bir kamu kuruluşudur.

 

Dask Zorunlu Deprem Sigortası genel anlamıyla, belediye sınırları içinde kalan meskenler için depremin meydana getirdiği maddi zararları karşılamaya yönelik geliştirilmiş bir sigorta sistemidir.

 

Ülkemiz kurulduğundan bugüne 1999 yılında ve öncesinde de birçok deprem yaşandı. Deprem kuşağında olmamız sebebiyle fay hatları ülkemiz üzerinde etkili olduğu müddetçe bundan sonra da olası depremlerin yaşanması yüksek bir ihtimal olarak karşımıza çıkacaktır. 

 

ALLAH’tan dileğimiz, İsteğimiz Dünya’da ve Ülkemizde hiçbir zaman Depremlerin ve Doğal afetlerin yaşanmamasıdır. Tabiiki de en doğrusunu yüce yaradanımız ALLAH c.c. bilir. Her şey onun takdirindedir…Bize düşen, hayatımız boyunca Ailemiz ile birlikte içinde yaşadığımız konutlarımızı yatay mimari olarak sağlam inşa edip ve arkasından da Deprem sigortası ( Dask ) dediğimiz sigorta poliçemizi yaptırarak önlem ve tedbirimizi almaktır.

 

 

 

1. Depreme Karşı Bir Devlet Güvencesi

 

Zorunlu Deprem Sigortası, devlet tarafından sunulan bir güvencedir. Bu sigorta, konutları depreme ve depremin doğrudan neden olduğu yangın, infilak, yer kayması ve tsunami gibi afetlere karşı güvence altına alır.

 

2. Sahip Olmak Çok Kolay

 

Evlerinin ve ailelerinin geleceğini güvence altına almak isteyen konut sahipleri, en yakın sigorta acentesine şubesine giderek sigortalarını yaptırabilirler. Konut ve kimlik bilgilerini beyan eden herkes poliçe sahibi olabilir.

 

3. Alım Gücüne Uygun Aylık Primler

 

Yıllık olarak düzenlenen poliçelerin prim tutarları konutun yapı tarzına, brüt yüz ölçümüne, inşaa yılına, kat sayısına ve bulunduğu mahallenin risk grubuna göre hesaplanır. DASK, prim tutarını tüm vatandaşların karşılayabileceği seviyede tutmaya özen gösterir.

 

4. İndirim Seçenekleri

 

Poliçesini her yıl yenileyen poliçe sahipleri yenileme indiriminden faydalanır. İnşaat tarihi ve Kat sayısına göre indirim/sürprim uygulanmaktadır.

 

5. Yeni Bir Hayata Başlangıç

 

Poliçe sahibi, konutu depremde hasar gördüğünde ilk olarak ALO DASK 125 Çağrı Merkezi’ne başvurur. Yetkiliye, poliçe ve/veya vatandaşlık numarası, depremden hasar gören konutun açık adresi ve telefon numarasının verilmesi hasar takip dosyasının açılması içn yeterlidir.

 

6. Hızlı Hasar Tespit

 

Sigortalının hasar başvurusunun ardından DASK Hasar Tespit Görevlisi sigortalı konutları ziyaret eder. Böylece uygun olan en kısa sürede hasar tespit edilerek, tazminat tutarı belirlenmiş olur.

 

7. Kısa Sürede Karşılanan Zarar

 

Tazminat tutarı, DASK tarafından en kısa zamanda tapuda adı geçen hak sahibinin adına en yakın banka şubesine gönderilir.

 

8. Deprem Sonrası Hızlı Toparlanma

 

Zorunlu Deprem Sigortası sahipleri, depremin evlerine verdiği maddi zararı hızlı ve kolayca giderme olanağı yakalar. Bu “hayati” olanak, hayatın kısa sürede kaldığı yerden devam edebilmesini mümkün kılar.

 

9. Deprem Geçer Hayat Devam Eder

 

Zorunlu Deprem Sigortası ile geleceğinizi ve sevdiklerinizi güvence altına alırsınız. Sadece bununla kalmaz, olası bir deprem felaketinde, başkalarının da hayatına “yeniden” ışık doğmasına aracılık etmiş olursunuz.

 

 

 

Ülkemizdeki istatiklere baktığımızda

 

Toplam Konut sayısı   :  20.032.000 adet

 

Yaşayan Poliçe sayısı  :  11.291,237 adet 

 

Sigortalılık Oranı        :    %56,40      

 

 

 

 

 

      

 

 

 

 

 

 

 

 

Önceki

Sonraki

Benzer Haberler