EPİŞTEYİN ADASI KÜÇÜK KISMI

A+
A-

Bu gidişle nasıl bir yolculuğa çıktık çözemeden öteki aleme göçeceğiz. Hakkadanak yığılıp kalacağız…

‘Allah affetsin nereye düştük Yarabbi!’ diyesimiz var. Aklımız almıyor, ruhumuz sıkılıyor. Dostlar bir önceki yazımızda bahsetmeye çalışmıştık.

(”Dünyanın her yerinde yıkım, her yerinde zulüm her yerinde keşmekeşlik son sürat ilerliyor. Freni patlamış kamyon gibi değil adeta gökten düşen meteor gibi… ”

”Ahhh büyük melekler ne hallerde…”

”Bi bakıyoruz savaş olmayan herhangi bi batı ülkesinde bile büyük melekler perişan. Savaş illa bomba ile topla tüfekle yapılmıyor ki…”

”Aile şiddeti gören ya da eşler arasında geçimsizlikleri gören yürekler hep perişan. ”

”Ayrı düşmeler kutuplaşmalar sonucunda aile içinde yaşanan kavgalar bile çocukların ruhlarında bomba etkisi yapabiliyor.”

”Heyhat! Biz de kolaycı olduğumuzdan mıdır bilemiyorum sadece bize gösterilenleri görüyoruz.”)

Derken az zaman geçti Epişteyin Adası pislikleri biranda saçıldı. Biranda değil elbet ama biranda gündeme düştü.

Olan hep çocuklara oluyor. Yıllardan beri devam eden dava bize, rezilliğimizi birkez daha gösterdi. İnsanlık olarak sıfır’ı yedik birkez daha.

Birkez daha sıfır
Birkez daha sıfır…

Acaba bu kadar çabuk unuttuğumuzdan mı insanlık bu halde?

İki üç haftadır gündemimizde olan bu rezil hadiseyi bakalım ne zaman unutacağız. Unuttuğumuzdan olsa gerek hep aynı şeyleri aynı acıları tekrar tekrar yaşıyoruz.

Bi çekin pis ellerinizi. Tertemiz çocukları yok ederek kendinizi mi rahatlatmaya çalışıyorsunuz? Nasıl bir kalpsizlik nutkumuz tutuluyor, düşünmeye bile korkuyoruz…

Önceki yazımızda da dediğimiz gibi nereye baksak çocuklar çekiyor. Dünyanın her yerinde binlerce yıldır olan hep çocuklara oluyor. Bu gidişle de olmaya da devam edecek. Hayat yolculuğunun son düzlüğüne girerken acilen bir çare bulunması gerekiyor. Kokuşmuş leş zift kalpli insanımsılardan çocuklarımızı korumamız gerekiyor.

Çözüm şart arkadaşlar, yoksa bu çocukların ahı bütün insanlığa yeter. Kime güveneceğiz onuda bilemiyoruz kafamız yandı resmen. En yüksek devlet erkanından tutun en ünlü kişilere kadar bir sürü isimler saçılmış ortalığa. Bunlar tabi söylenenler. Yaaa daha söylenmeyen açıklanmayan kimler var kim bilir. Demekki kimseye güvenemeyiz bu net beyler. Çok üzücü ama galiba çağımızda ’emin insan’ artık kalmadı. Herkes diş geçirebildiğine saldırıyor, tamamen hayvanlar alemi oldu ortalık. Belki hayvanlar alemindende aşağıdayız haberimiz yok.

Haberimiz yok tabi… Meleklerden üstün olabildiğimiz gibi hayvanlardan da aşağı olabiliyoruz. Furkan süresi 44. ayette denildiği üzere;

”Yoksa sen onlardan çoğunun söz dinlediğini, yahut aklını çalıştırdığını mı sanıyorsun? Doğrusu onlar yolu şaşırmada hayvanlar gibi, hatta daha da şaşkındırlar.”

Allah ayette apaçık suratımıza çarpıyor. Aynaya bakmaya yüzümüz yokken paramız var, gücümüz var, itibarımız var, çevremiz var, var oğlu var deyip kendimizi bi halt zannedip geziyoruz.

Ve sonra etmediğimiz zulüm kalmıyor, en başta da olan çocuklara oluyor.

Bu vakayı geçtik bilinmeyen kıyıda köşede kalmış kim bilir ne olaylar var. Gerekirse yer yerinden oynamalı ve çocuklar artık korunmalı.

Kimseye güvenemeyiz. Bu bir kez daha netleşti. Bireysel anlamda herkes gözünü açmalı artık. Zift kalpli insanımsıları çocuklardan uzak tutmak için ne gerekiyorsa yapılmalı. Aksi takdirde dünyada insan diye bir canlı kalmayacak.

Belki de kalmadı…

Önceki

Sonraki

Benzer Haberler

Yorumlar (0)

YORUM YAZ

Bir yanıt yazın