Her yıl rakamlarını güncellediğim yazımda Son uyuşturucu raporu rakamları bize neler anlatıyor gelin hep birlikte bir göz atalım…
2022 yılında Türkiye genelinde toplam 246.237 uyuşturucu olayı meydana gelmiş, bu olaylarda
313.786 şüpheli yakalanmıştır.
Bir önceki yıla göre olay sayısındaki artış; %14,1, şüpheli sayisındaki artış ise; %o6,5 oranında gerçekleşmiştir.
Toplam 246.237 uyuşturucu olayının suç
türleri şöyle;
202.527 (%82,2) olayda 241.821 kişi kullanma amaçlı uyuşturucu madde satın alma/kabul etme/bulundurma suçunu işleyerek, TCK m:191’e muhalefet etmişlerdir.
37.085 (%15,1) olayda 66.070 kişi uyuşturucu madde imal ve ticareti suçunu işlemiş ve TCK m:188’i ihlal etmişlerdir.
Ve 585 (%0,2) olayda ise kullanımı kolaylaştırma (TCK m:190) kapsamında 707 kişi polis kayıtlarına geçmiştir.
Toplam uyuşturucu suçlarının % 97.5’i yani 308.598 kişi; SATMAK-KULLANMAK- BULUNDURMAK suçlarını işlemişlerdir.
Yani bağımlılık başladıktan sonra bağımlılığı besleyen uyuşturucu suçları büyük çoğunluğu oluşturmaktadır.
Türkiye 2023 Uyuşturucu Raporuna göre, 2022 yılında, Türkiye’de:
17.503 eroin olayında 7.972 kg madde ele geçirilirken 23.660 kişi yakalanmiştır,
73.212 esrar ve skunk olayında 71.967 kg madde ele geçirilirken 93.639 kişi yakalanmıştır,
3.827 kokain olayında 2.299 kg madde ele geçirilirken 5.647 kişi yakalanmıştır,
4.519 ecstasy olayında 5.050.325 adet ecstasy ele geçirilirken 6.494 kişi yakalanmıştır,
2.246 captagon olayında 23.745.026 adet Captagon ele geçirilirken 2.967 kişi yakalanmiştır,
2012 yılında 99 metamfetamin olayında 502 kg ele geçirilirken 193 kişi yakalanmıştır,
2022 yılında Türkiye’de 77.765 metamfetamin olayı gerçekleşmiştir.
16.210 kg metamfetamin ele geçirilirken 101.193 kişi yakalanmıştır,
11.239 sentetik kannabinoid olayında 1.056 kg madde ele geçirilirken 14.529 kişi yakalanmıştır.
Son uyuşturucu raporuna göre, uyuşturucu suçlarından yakalanan 313.786 şüpheli sayısı, birçok şehrimizin nüfusundan fazladır. Bu rakamlar uyuşturucu sorununun vahametini tüm topluma göstermek için yeterli olmalıdır, peki oluyor mu?
Uyuşturucu suçları ile mücadele ve suçlularını yakalama konusunda yıllardır üst düzey bir başarı istatistiğine sahip Türkiye’de bir gerçek vardır ki, uyuşturucuların yakalanması ve uyuşturucu suçlularının hapse gönderilmesiyle, Türkiye’deki uyuşturucu mücadelesi, uyuşturucu sorununu azaltmak konusunda bir grafiğin ortaya çıkmasını sağlayamamiştır. Sosyal bir Sorun olan uyuşturucu sorununun sosyal hayatın içerisine nasıl girip yerleştiği tüm toplumca anlaşılmadan etkin bir mücadele sürdürmek mümkün değildir ve meseleyi yalnızca polisiye tedbirlere havale etmekle herkes kendini kandırmaya devam etmektedir.
Bağımlılık bio-psiko-sosyal bir sorundur.Uyuşturucu, insanın vücuduna girer (bio), duygularını değiştirir (psiko), alışkanlıik- bağımlılıik ortaya çıkınca da kendisi gibi uyuşturucu kullanicıları ile vakit geçirecek olan kullanicının (sosyal) hayatını tümden değiştirir. Sosyal hayati uyuşturucu bağımlısı insanlardan oluşan bir insanın, bu sosyal hayatın dışına çıkmadan, gerçek bir ayılma-iyileşme dönemine girmesi mümkün değildir. Yukarıda somut olarak sorunu anlatan son (2023) Türkiye Uyuşturucu Raporu rakamları da göstermektedir ki, çocuklarımızın bir deneme, bir merak giderme ile adım attiğı uyuşturucu dünyası, onlarin sosyal hayatlarını değiştirip, kalıcı bir hayat olarak çocuklarımızin kilcal damarlarına kadar yer etmek için tüm şartları uygun bir biçimde beklemektedir. Çocuklarımızı bekleyen bu tehlike karşısında toplumun daha fazla boşa beklememesi
gerekmektedir.
Uyuşturucu suçları diğer birçok suçları bünyesinde barındırr. Çünkü yukarıda verdiğim 313.786 kişinin; UYUŞTURUCU SATMAK-KULLANMAK-BULUNDURMAK suçlarını işlemelerinin en büyük sebebi, kendi bağımlılıklarını beslemek zorunda olmalarıdır. Bu suçları işleyenlerin suç kayıtlarında ayrıca; hırsızlığın enva-i çeşidini görmek, gasp, cinayet, darp gibi suçların çeşitliliği ile karşılaşmak hiç de sürpriz değildir. Bağımlılık canavarının (!) esiri olmuş yaşamlarıin başka suç organizasyonları ile suçu meslek haline getirerek uyuşturucu parası için her şeyi göze almaları uyuşturucunun, bedene- ruha-sosyal yaşama bir karabasan gibi nasıl da çöreklendiğinin ispatıdır.
Bilgilenmekten daha güçlü bir yöntem yok! Uyuşturucu ile mücadele konusunda bilgiyi anlatmanın birçok yolu var ve inanıyorum denenmemiş, keşfedilecek daha bir sürü yolu da var.
En güzel yol ise çocuklarımızın hak ettiği o zamani onlara vermek. O an, bazen bir gün ise bazen yalnızca gözlerine doyasıya baktiğınız ve yalnızca ona ait olan bir beş dakikadır. O beş dakikayı vermediğiniz bir anla, çocuğunuzu uyuşturucu tedavisine götüreceğiniz ve belki de kaç tedaviden sonra başaracağınız birçok zamanı takas etmeye değer mi?
Uyuşturucu ve uyuşturucu suçları ile mücadele etmek yalnızca bir suçla mücadele etmek demek değildir.. Her eylemi ile kendisi suç olan ve birçok başka suçları doğuran uyuşturucu suçunun kürtaj olma zamanı çoktan gelmiştir!