Kalas Zihniyet

A+
A-

Katılığı, kabalığı ve kalaslığı kendilerine kimlik, kültür ve değer edinmiş toplumlar, aslında kendileri dahil dünya ve insanlık hakkında derin bir cehalet içindedirler. Kalas zihniyet olarak ifade ettiğimiz kimlik ve kültür çerçevesine sahip toplumların en belirgin özelliği inandıkları, düşündükleri ve yaşadıkları kalıbların, kuralların, kaynakların ve kurumların tarihsel zaman ve mekan şartlarıyla ilgisini hiç kurmamalarıdır. Kalas zihniyet, inançlarının, kurumlarının ve kaynaklarının bütün zaman ve mekan sınırlamalarından bağımsız olarak tarih üstü olduğunu sanır ve her koşulda onları yaşar, ifade eder ve dayatır. Yüzyıllar öncesinin kurallarının, kalıblarının, kaynaklarının ve kurumlarının, yüz yıllar sonra çok farklı zaman ve mekan şartlarında ifade edilmesi ve uygulamaya kalkılması kaba, katı, karanlık ve kalas bir zihniyet, kimlik ve kültür tablosunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

Kalas zihniyetin kendisine dair hiçbir bilgisi, araştırması, arayışı ve açıklaması yoktur. Kalas zihniyete sahip toplumların tarihlerini, masallarını, hikayelerini, edebiyatlarını, folklorunu, antropolojilerini, sosyal ilişkilerini, el yazmalarını, arkeolojilerini, bütün kültürel kaynaklarını hep dışarıdan olan bilim insanları ortaya çıkarmış, incelemiş, araştırmış ve açıklamışlardır. Kalas zihniyet, insanlığın kitap ve kültür birikimini yakan ve nehirlere atan hikayelerle doludur.

Kalas zihniyet, kabalığını, karanlığını ve kirliliğini bütün boyutlarıyla kadına karşı gösterir. Kadını kendisi için bir zevk ve şehvet oyuncağı olarak gören kalas zihniyet, kadını istediği yaşta, zamanda ve mekanda kullanma hakkına sahip olduğunu vehmetmektedir.Kadının hak, onur ve özgürlük sahibi olduğu fikri, kalas zihniyete yabancıdır. Kalas zihniyetin varoluş gerekçesi, kadının onurunu, özgürlüğünü ve hukukunu ortadan kaldırmaktır.

Kalas zihniyetin en merkezi özelliklerinden biri, kindir. Kalas zihniyet, bir kindarlık zihniyetidir. Kindarlık, bu zihniyetin kabalaşmasını, katılaşmasını, karanlıklaşmasını, kirlenmesini ve kanlılaşmasını sağlamaktadır. Kalas zihniyet, kendi dışında farklı olan her şeyi ötekileştirmekte, aforoz etmekte ve düşmanlaştırmaktadır. Kalas zihniyet, kendi dışındaki her şeyi ele geçirmeyi, yağmalamayı ve talan etmeyi kendisine verilen yüce gaye ve ayrıcalık olarak görmektedir. Kalas zihniyetle ruhları ve kişilikleri kabalaşanlar ve kararanlar, gittikleri her yere yıkımı, talanı ve yağmacılığı götürmektedirler.

Kalas zihniyet kalıbları, kuralları ve kaynakları içinde kalarak bireyin aydınlanmayı, aklını kullanmayı, felsefe yapmayı, eleştirel düşünmeyi, bilimsel araştırma yapmayı ve ahlaklı olmayı gerçekleştirmesi mümkün değildir. Kalas zihniyette akıl, bilim, felsefe, sanat ve ahlak yoktur. Kalas zihniyette medeniyet yoktur, vahşet vardır. Kalas zihniyet, vahşetten başka bir şey üretmemektedir.

Kalas zihniyet, tarihine hiçbir şekilde eleştirel bir yaklaşımla bakmaz. Eleştirel olarak yapılan tarihsel çalışmaları kalas zihniyet, kendi kimliğini ve kültürünü zayıflatmayı amaçlayan çalışmalar olarak görür. Kalas zihniyete göre kendisinin tarihi, ihtişamlı dönemlerden oluşan mutluluk asırlarıdır. Tarihin karanlık ve kirli sayfalarıyla yüzleşmek, onları sorgulamak ve onlardan ders çıkarmak, kalas zihniyetin hiç kabul etmediği bir şeydir. Kalas zihniyetin en büyük tabusu, tarihtir, çünkü tarih eleştirel olarak incelendiği ve sorgulandığı zaman kalas zihniyetin bütün doğmaları, kuralları, kaynakları ve kabulleri karton kuleler gibi bir çırpıda yıkılacaktır. Kalas zihniyette tarih yoktur, efsane, masal, hikaye ve menkıbe vardır.

Kalas zihniyetin egemen olduğu kültürler, kendi kendilerine yeter oldukları, herkesin kendilerine ihtiyaç duyduğunu ve kendilerinin hiç kimseye ihtiyacı olmadığı vehmi içindedirler.Yüzyıllar öncesinden oluşturulan kalıbları ve alışkanlıkları yaşam tarzı olarak benimseyen kalas zihniyet için gelenek mutlak otoritedir. Kutsal derecesine yükseltilen geleneğin dışına çıkılması, ihlal edilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Kalas zihniyet, kültürü de kalınlaştırmakta ve kalaslaştırmaktadır. Kalas ve kalın kültürlerin, değişme ve yenilenme imkanları, kaynakları ve araçları yok denecek kadar azdır veya yoktur. Dış dünyada meydana gelen değişmelere ve gelişmelere kapalı olan kalas zihniyetin, bilim, felsefe, sanat, ekonomi, maneviyat, eğitim, hukuk ve siyaset alanlarında gerçekleştirdiği bir gelişme ve ilerleme bulunmamaktadır.Kalas zihniyet, hiçbir şekilde gelişmeyle, ilerlemeyle ve değişimle ilgilenmemektedir.Eski çağlarda veya Orta çağlarda yaşamayı ve kalmayı erdem sayan kalas zihnityetin ruhunda ve beyninde aklın, bilimin, felsefenin, sanatın, maneviyatın, hukukun ve ahlakın ışığı parlamamakta ve ateşi hiç yanmamaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Önceki

Sonraki

Benzer Haberler

Yorumlar (0)

YORUM YAZ

Bir yanıt yazın