AYNI ANDA ÇIKAN İKİ KİTABIMLA; ÇOCUKLARIMIZI KORUMAK VE KURTARMAK
İlk kitabım “Testi Kırılmadan” tam 20 yıl önce yayımlanmıştı. Bir narkotik Başkomiseri olarak yazdığım o eser bugüne dek 10 baskı yaparak yüzlerce anne-babaya ses nefes olmayı başardı. Bağımlılıkla mücadele alanında farklı rollerde birçok proje ürettim, anlattım, yazdım. 8 referans kitabım sonrası bu sayı birden 10 oldu, çünkü 2 referans kitabımı aynı anda çıkardım: “100+1 Soruda Çocuğunuzu Bağımlılıktan Kurtarın” ve “100+1 Soruda Çocuğunuzu Uyuşturucudan Koruyun”, ilk kitabımı yazarken narkotik bilgi birikimim bunu sağlamıştı. Bu referans kitaplarım da ise kendime emeklilik hediyem olan Sosyal Hizmet Bölümü mezunu olmak ilham verdi. Bağımlılık sosyal bir sorun, sosyal bakış açısı ve mücadele şuuru olmadan hiçbir bağımlı çocuğumuzu kurtaramayız. Bu iki kitapla amacım önleme ve iyileşme alanlarında doğru kılavuzluk yapabilmektir.
Uzun zamandır kalp ağrıları eşliğinde ürettiğim iki kitabım matbaadan çıktı. Elime aldığımda hissettiğim duyguyu, daha önceleri, 8 referans ve 3 romanımda yaşamıştım. Şimdi ise bir kez daha, yılların bilgi birikimi ve bakış açısı ile yüzlerce ailenin derdine dokunma, onlara umut ve yön verme sorumluluğu sayesinde ürettiğim pratik, öz bilgilerle dolu, iki başucu kitabımın heyecanı ve haklı gururunu yaşıyorum, adım gibi bir zafer hali söz konusu, şükürler olsun.
“100+1 Soruda Çocuğunuzu Uyuşturucudan Koruyun” ve “100+1 Soruda Çocuğunuzu Bağımlılıktan Kurtarın” adlı bu iki kitap, aslında birbirini tamamlayan bir mücadelenin iki önemli karargâhı. İlki, henüz yolun başındayken çocuklarımızı risklerden uzak tutmanın, onları korumanın kılavuzu. İkincisi ise bağımlılık gerçeğiyle yüz yüze gelmiş ailelere, karanlıkta bir ışık arayan anne babalara çıkış yolları gösteren bir yoldaş.
Ben yıllardır danışanlarımla, ailelerle, gençlerle yol alırken şunu gördüm: İnsan, bağımlılıkla tek başına mücadele edemez, etmemelidir de. Aile desteği, toplumsal bilinç ve en önemlisi doğru bilgi olmadan bu mücadele çoğu zaman insanı umutsuzluğa sürüklüyor. İşte bu yüzden kaleme aldığım her satırda bilginin gücünü yansıtırken, aynı zamanda kalplere dokunup, toplumun tüm fertlerine umut olmak istedim. Bunu ne kadar başardım, takdir elbette okuyucularımın olacak.
Bu kitapları okuyup rafa kaldırmayacaksınız, anında bir başka annenin okumasını sağlayacaksınız ya da sayfaları bitirir bitirmez bir başka umuda ihtiyacı olan ebeveyne bu iki kitabın haberini vereceksiniz. Bir kitabın gerçek değeri, insanların hayatına temas ettiğinde ortaya çıkar. Benim için bu iki kitap, bir çocuğun sigaraya başlamadan önce vazgeçmesini sağlamak ya da bir annenin çaresizlik içinde kıvranırken eline alıp “burada bir yol var” diyebilmesine vesile olabilirse amacına ulaşmış olacak. Her zaman olduğu gibi fayda sağlayacağım o 1 kişinin peşindeyim, bu iki kitabımı da yine bu bilinçle yazdım.
Bu eserler, benim için bir mesleki çalışmadan çok daha fazlasıdır. Bu iki yeni kitabım, yıllardır sahada duyduğum çığlıkların, tanık olduğum umutsuzluk ve umutların, gördüğüm iyileşmelerin kâğıda dökülmüş halidir. Şimdi en büyük dileğim, bu kitapların olabildiğince çok insana ulaşmasıdır. Çünkü bir çocuğun hayatı değiştiğinde, bir ailenin umudu yeniden yeşerdiğinde, aslında toplum olarak hepimiz kazanıyoruz. Bağımlılık sosyal bir sorundur, sosyal sorunları toplum üretir, o yüzden bağımlı bireyi toplum dışına iterek başarılı bir mücadele vermek mümkün değildir. Bu sorun karşısında toplumun her bireyinin sorumluluğu vardır.
Bu kitaplara ihtiyacı olan o 1 kişi kim? Bildikleriniz kadar bilmedikleriniz de var o yüzden ne kadar çok kişi bu kitapları duyarsa o kadar cana umut oluruz. Kitaplarım benden çıktı, artık sizlere emanet...