SOSYAL YAPININ DEĞİŞMESİNİN MUHTEMEL SONUÇLARI

16 Kas 2025 - 23:49 YAYINLANMA

Çağın getirdiği yaşam koşulları birçok insanın doğup büyüdüğü yerlerden ayrılarak ülkemizin farklı bölgelerinde, farklı şehirlerinde, hatta dünyanın farklı ülkelerinde yaşamayı zorunlu hale getiriyor. Bununla beraber iletişim imkanlarının da çok fazla olması, şehirlerin, hatta köylerin bile sosyolojik yapısını değişmesine yol açıyor.

Bu durum, ülke içinde farklı bölge ve şehirlerin sosyolojik ve kültürel anlamda kaynaşmasını sağlarken, bir taraftan da bu farklılıkların ortadan kalkmasına sebep oluyor. Bu kültürel farklılıkların ortadan kalkması veya azalmasının olumlu ve olumsuz olarak kabul edilecek yönleri var.

Şehir ve bölgeler arasındaki sosyo kültürel kaynaşma, ortak bir kültür etrafında buluşmanın iyi bir şey olduğunu kabul edebiliriz. Ancak her bölgenin kendine has kültürü kısmen de olsa erozyona uğrayıp kayboluyor. Ulusal ölçekte daha belirgin farklılıkların olduğu heterojen yapıdan farklılıkların adeta törpülendiği homojen bir yapıya doğru gidiyoruz. Bazı kültürel öğelerin işlevselliğinin ortadan kalkması sonucunda da kaybolduğunu görüyoruz. Bu değişim sürecini bir bütün olarak ele aldığımızda değişimin kaçınılmaz olduğunu, biz istesek de istemesek de bazı kültürel unsurların miadının dolmuş, hayatın tamamen dışında kalmış olduğunu görüyoruz. O halde geçmiş zamanlara ait kültürel öğeleri tespit edip somut olanları kayıt altına alıp saklamak ve bunları sadece nostaljik görseller olarak gelecek nesillere aktarmak gerekiyor. Sommut olmayan kültürel mirasları da yine uygun metotlarla kayıt altına almak gerekiyor.

Şehirlerimiz henüz büyük şehir olmadan önce o kentin yerlileri birbirini tanır, çarşıya çıksak esnafla selamlaşılır, üç beş tanıdıkla karşılaşma ihtimali hep olurdu. Sosyal yapının değişmesinin başka bir sonucu olarak bırakın şehirleri artık kırsal kesimde ve köylerde bile artık birbirini tanıyan, görünce selamlaşan, birbiriyle akraba insanları; hiç tanımadığımız, bilmediğimiz insanlarla karşılaşıyoruz. Evlerimizin kapıları ardına kadar açık bırakılırken artık kapıyı kilitlemeden evden dışarı çıkmıyoruz. Arazide hiç tanımadığımız insanların tarlalara evler, barakalar yaptığına şahit oluyoruz. Tarlaların büyük bir kısmının yeni sahiplerini tanımıyoruz. İleriki yıllarda bu gidişle miras paylaşımında da ciddi sorunların yaşanılması kaçınılmaz olacaktır.

Şehirlerimizdeki ve kırsaldaki sosyal yapının değişmesinin önüne geçmek mümkün de değil, mantıklı da değil. Bölgeler ve vilayetler arasında veya köyden kente göçü önlemek de mümkün değil. Dolayısıyla bu gidiş gelişler, geçişkenlikler devam edecektir. Önemli olan bunları engellemek değil bu gidişatın sonucunda karşılaşılacak muhtemel sorunları ön görüp bu değişimi avantaja çevirmektir. 

‘’Değişim rüzgarları esmeye başladığında aptallar duvar örer, akıllılar yel değirmeni yaparmış.’’ Bizler de diyoruz ki; ‘’Değişim başlamış, bu değişimi dar çerçevede nasıl avantaja çevirebiliriz? Değişimin muhtemel olumsuzluklarından nasıl kurtulabiliriz? Bu değişimin daha sağlıklı yürüyebilmesi için yapmamız gerekenler nelerdir? Devletin konuyla ilgili kurumları (Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Tapu Kadastro Genel müdürlükleri, Belediyelerin imarla ilgili birimleri, İçişleri Bakanlığı Vb.), Hemşehri dernekleri, köy dernekleri olmak üzere konuyla ilgili tüm dinamiklerin konuyu ele alması gerektiğini düşünüyorum. 

Bu konuda evlilikler yoluyla oluşan değişikliklerin önüne geçmek pek mümkün görünmüyor. Ancak, köy veya bölge dışından gelenlere toprak satılmaması için özellikle sivil toplum kuruluşlarının, köy dernekleri ve kırsal mahalle muhtarlıklarının bölge halkını bilinçlendirmesi ve bilgilendirmesi gerekmektedir. 

Ayrıca kırsal mahallelerden gelip büyük kentlerde yaşayan ve emekli olanların köye dönüşü için belediyeler tarafından farklı teşvik uygulamaları yapılmalı. Büyük şehirlerden nüfusunun kayıtlı olduğu kırsal mahalleye dönmek isteyenlere imar ve yapı ruhsatı konusunda kolaylık sağlanabilir. Yine nüfusuna kayıtlı olduğu mahalleye dönüş yapmak isteyenlere Toki aracılıyla arsa ve konut üretimi düşünülebilir. Eğer bu tür önlemler alınmazsa değişim rüzgarları fayda yerine hasara yol açacak özellikle sosyal yapı üzerinde olumsuz yönde değişime yol açacaktır. İlgili ve yetkililerin uyarıları dikkate almasını ve değişim sürecini sağlıklı bir şekilde yönetmesini temenni ediyorum.

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: